MENU
  • Dünya
  • Kültür - Sanat
  • Yaşam
  • Medya
  • Bilim
  • Tanıtım
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • YEREL HABERLER
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • ETKİNLİK TAKVİMİ
  • BİYOGRAFİLER
  • E-GAZETE
  • RÖPORTAJLAR
  • TAZİYELER
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • İLETİŞİM
  • Foto Galeri
  • Web TV
  • Yazarlar
  • E-Gazete
  • Anketler
  • Nöbetçi Eczaneler
  • Firma Rehberi
  • Seri İlanlar
Konya Postası Gazetesi
DOLAR8.0804
EURO9.7337
GR ALTIN461.95
ÇEYREK757.76
Konya
Konya Postası Gazetesi
Konya Postası Gazetesi
  • Güncel
  • Türkiye
  • Konya
  • Siyaset
  • Ekonomi
  • Eğitim
  • Teknoloji
  • Sağlık
  • Spor
  • Magazin
  • Asayiş
Kapat

İstanbul Sözleşmesi

Ana SayfaYazarlarSalih Geçer
27 Mart, 2021, Cumartesi 09:32 806
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt

Avrupa Konseyi’nin “Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesine Dair” 2011 tarihli sözleşmesinin kısaca “İstanbul Sözleşmesi” diye anılması, ilk kez bu kentimizde imzaya açılmasının bir sonucu.

İstanbul Sözleşmesi üzerinden bir süredir yaşadığımız da böyle bir şey işte. Giderek ideolojiler üstü bir bölene dönüşmek üzere ve her nasılsa koca koca insanlar bu tartışma içine çekildikleri anda birden bire kabalaşıyor, beyefendilik yahut hanımefendilik buhar olup uçuyor.

Gelgelelim, Türkiye’nin bu sözleşmeyle özel bağlantısı yalnızca imza mekânıyla sınırlı değil. Türkiye, aynı zamanda bu belgenin ortaya çıkmasını tetikleyen bir hak ihlaline de sahne olan ülke.  Bu ihlal kararına neden olan dosyanın uzun bir öyküsü var. Bu öykü, Diyarbakır’da yaşayan Nahide Opuz’un sistematik bir şekilde eşinin ağır şiddetine maruz kalması, eşinin kendisiyle birlikte hareket eden annesini öldürmesi, cinayetten mahkûm olduğu halde bir süre hapis yattıktan sonra serbest kalması, ardından yeniden kendisini tehdit etmeye başlaması şeklinde özetlenebilir.

Ortada hem verili kimliklerin irrasyonel savunusunun yol açtığı yapısal bir sorun hem de trolizm çağında yaşıyor olmanın yol açtığı irtifa kaybı var.

Üzerine konuştuğumuz sözleşmeyi okumuş olmak tek başına görüşlerimizde isabet kaydetmek için yeterli olmasa da usul bakımından zorunluluk arzediyor. Bu yüzden metni okuduğumu söylemeliyim.

Hiçbir uluslararası sözleşme, oluşturulma amacına matuf bir işlev görüyor değil. Öyle olsa, kimse açlıktan ölmez, soykırımlar tarih olur, herkes insan onuruna yaraşır biçimde yaşama imkanına kavuşur, tüm çocuklar temiz su, yeterli beslenme ve eğitim imkanından eşit şekilde faydalanabilirdi.

Nahide Opuz’un bir kâbus filmini andıran bu öyküsü, AİHM’nin 2009 yılında bu başlıkta aldığı en kritik kararlarından birine yol açmıştır. AİHM, bu kararında aile içi şiddeti engelleyemediği, aynı zamanda kadına karşı ayrımcılığı ortadan kaldırmak için gerekli önlemleri almadığı gerekçesiyle Türkiye’ye “ihlal” vermiştir. Mahkeme, bu kararında ilk kez bu fiillerden dolayı bir devleti suçlu bulmuştur. AİHM, kararında kadına yönelik şiddeti “ayrımcılık” olarak nitelemiştir.

AİHM’nin kararı, bu alandaki benzer şikâyetlerle birleşince Avrupa Konseyi’nde kadınları hedef alan şiddet ve ayrımcılığın ortadan kaldırılması amacıyla bir sözleşme hazırlanmasına dönük bir arayışı başlatmıştır. Bu amaçla bir uzman grup oluşturularak yürütülen çalışmalar, uluslararası alanda kadına şiddet konusundaki en kapsamlı hukuki metin olan bu sözleşmenin 2011 yılında İstanbul’da üye ülkelerin imzasına açılmasıyla sonuçlanmıştır.

Sözleşme’de dikkat çekici olan bir madde “Zorla evlendirmelere” ilişkin. “Taraflar... zorla gerçekleştirilen evliliklerin geçersiz ve hükümsüz kılınabilmesi veya sona erdirilmesini sağlayacak yasal veya diğer tedbirleri alacaklardır” deniliyor. (Madde 32) Metin bununla da yetinmiyor, “Bir yetişkini veya çocuğu kasten evliliğe zorlamanın cezalandırılmasını sağlamak üzere gerekli yasal ve diğer tedbirlerin alınması” yükümlülüğü getiriyor taraf ülkelere. (Madde 37/1) Yani, hem zorla yaptırılan evliliklerin hükümsüz kılınmasını hem de bunu zorlayanların cezalandırılmasını öngörüyor İstanbul Sözleşmesi.

Çok kritik bir hüküm, kadına dönük suçlarla ilgili olarak yürütülmekte olan soruşturma ve kovuşturmaların “Mağdurun ifadesine veya şikâyetine bağlı olmaksızın ve mağdurun ifadesini ya da şikâyetini geri çekmesi durumunda dahi devam etmesinin sağlanması”nın öngörülmesidir. (Madde 55/1)

Buradaki suçlar fiziksel şiddet, ırza geçme dahil olmak üzere cinsel şiddet eylemleri, zorla yapılan evlilikler, kadın sünneti, kürtaja ve kısırlaştırmaya zorlama şeklinde sıralanıyor.

Son olarak kritik bir ayrıntıya dikkat çekelim. Sözleşme’nin feshine ilişkin 80’inci maddeye göre, fesih bu konudaki bildirimin Avrupa Konseyi Genel Sekreteri’ne ulaştırıldığı tarihten itibaren üç aylık sürenin bitimini izleyen ayın ilk gününde yürürlüğe giriyor. Bu durumda, Sözleşme’nin 1 Temmuz tarihine kadar yürürlükte kalacağını  gösteriyor.

Yorum Yazın

Salih Geçer

    iletişime geç

    Salih Geçer

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    Twitter
    Instagram
    Youtube
    Köşe Yazarları
    Rümeysa Özkan
    Rümeysa Özkan SAHURU İHMAL ETMEYİN!
    Adnan GÖNÜL
    Adnan GÖNÜL Müslüman Gönüllere Selâm Olsun
    Ali Rıza TABAN
    Ali Rıza TABAN TURGUT ÖZAL  ANAP VE BİR ANI
    DİLEK GÖRÜR
    DİLEK GÖRÜR ÇOK SEVME
    Salih Geçer
    Salih Geçer Konya vurdumduymaz mı?
    Hatice ERDEN
    Hatice ERDEN Doğru Teşhis
    Abdurrahman YILMAZ
    Abdurrahman YILMAZ DÜNDEN BUGÜNE DİNLER VE TEMEL ÖZELLİKLERİ 2
    Cemil KARAKAP
    Cemil KARAKAP Kuşburnu tercih edin. Sağlığınız açısında önem arz etmektedir.
    Mehmet ERŞAHİN
    Mehmet ERŞAHİN RAMAZAN VE KUR'AN
    Abdullah UÇAR
    Abdullah UÇAR Esirlere Muamele ve Avrupalılar (1)
    Muharrem Balatekin
    Muharrem Balatekin KISMİ KAPANIYORUZ GİBİ…
    YUSUF ERDOĞAN
    YUSUF ERDOĞAN ASHÂBÜ’l-UHDÛD
    A.Geylani ÜRKMEZ
    A.Geylani ÜRKMEZ Yüzbaşı Mehmet Muzaffer…
    Nihat BAŞBUĞU
    Nihat BAŞBUĞU KASAPKEN CERRAH OLMAYA HEVESLENMEK
    Hasan MERT
    Hasan MERT Rahmet Ayı Ramazân-ı Şerif
    Mehmet BAYKAN
    Mehmet BAYKAN EVLADIM BADEM YEME
    Necati DEMİR
    Necati DEMİR Hukuk Devletinden Vazgeçip Kanun Devletini Arar Hale Gelmek (3)
    Fatih ERSOY
    Fatih ERSOY AK Parti üzerinden Konya’ya saldırmak
    Fatmagül KIZMAZ
    Fatmagül KIZMAZ FAKİR BAYKURT VE ANNESİ
    Yılmaz Çelik
    Yılmaz Çelik HA BİRE FIRSAT TEPİYORUZ
    Ahmet BİLGİÇ
    Ahmet BİLGİÇ MERHAMET
    Aslı PARLAKÇEREZ
    Aslı PARLAKÇEREZ YAZA DOĞRU SAĞLIKLI BAŞLANGIÇLAR
    Ali AKPINAR
    Ali AKPINAR Ramazan Yaklaşırken
    Şükrü Özbuğday
    Şükrü Özbuğday Hz. Mevlâna (4)
    Prof.Dr. Ali ACAR
    Prof.Dr. Ali ACAR Kan Uyuşmazlığı ve Anne Karnında Bebeğe Kan Transfüzyonu(bebeğe kan verimesi)
    Şahide ORAL
    Şahide ORAL DOĞRU BESLENMENİN ÖNEMİ?
    Mustafa GENÇ
    Mustafa GENÇ Transfer olmazsa, olmaz!
    Yazan Adam
    Yazan Adam Paspasın altından kir eksik olmuyor..
    Hasan Hüseyin KARA
    Hasan Hüseyin KARA BENCİLİZ!!!
    Erdal ARSLAN
    Erdal ARSLAN Ne Haldeyiz ???
    Melahat ÜRKMEZ
    Melahat ÜRKMEZ ŞEB-İ ARUS’UN HİSSETTİRDİKLERİ…
    Misafir Kalem
    Misafir Kalem ALIN SİZE GENEL KURUL
    Emre YAVUZ
    Emre YAVUZ Dil belası?
    Konya Postası Gazetesi
    KünyeGizlilik PolitikasıRSSSitemapSitene EkleArşivİletişim
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDINYOUTUBE

    Konya Postası 2021 | Yazılım: Onemsoft

    Haber GönderFirma Ekleİlan Ekle