Konya
25 Nisan, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.60
  • EURO
    35.03
  • ALTIN
    2417.1
  • BIST
    9722.09
  • BTC
    64138.69$

İmanımızı Koruyup İmanlı Ölelim

09 Ekim 2017, Pazartesi 07:15

Cenâb-ı Hakk, yeryüzünde iradesini temsil etmek üzere insanı yaratmış, onu kendi namına iş yapmak üzere halife olarak tayin etmiş ve ilâhî hükümranlığı gerçekleştirmek vazifesini ona tevdi etmiş,(1) “Rabbin meleklere demişti ki: Ben muhakkak çamurdan bir insan yaratacağım. Onu tamamlayıp içine ruhumdan üfürdüğüm zaman, derhal ona secdeye kapanın”(2) buyurarak insanoğlunun değer ve şerefine işaret etmiştir.

Müslüman olarak ölebilmekte, mü’minin bütün varlığı ile Allah Teâlâ’nın emirlerini yerine getirmesine ve yasaklarından kaçınmasına bağlıdır. Müslüman, Müslüman olarak yaşayıp Müslüman olarak ölebilmek için her türlü sıkıntı ve meşakkate katlanmalıdır.

Her nefis ölümü tadacağına ister Müslüman ister kâfir, ister itaatkâr ister isyankâr olsun her insanın mutlaka öleceğine, ölüm de yok olmak anlamına gelmediğine göre insanın dünyada mümin, muttaki ve salih bir insan olarak yaşaması, imanını son nefesine kadar koruması ve Müslüman olarak ölmesi gerekir.

Durum böyle olunca Allah (c.c) kendisine itaat eden ve kulluk görevini samimi bir şekilde yerine getirmeye gayret eden mü’mine, Müslüman olarak ölmeyi nasip eder. Zira O, kendisine olan yönelişleri ve ihlâs ve samimiyetle yapılan ibadet ve taatları karşılıksız bırakmaz.

Müslüman olarak ölebilmek için insanı küfre götürecek inanç, söz, eylem ve hareketlerden sakınmak, iman edip salih amellerini artırmak, ibadetlere sürekli devam etmek ve haramlardan sakınmak, Allah’ın rızasına uygun bir yaşam sürmek gerekir. İman edip Müslüman olmakla beraber, son nefese kadar imanını koruması şarttır.

 Rasulullah aleyhisselâm buyurdular ki: “Size, insanların en hayırlısı ve en şerlisini haber vereyim mi! İnsanların en hayırlısı ölünceye kadar Allah yolunda çalışan, insanların en şerlisi de Allah’ın kitabını okuyup riayet etmeyen kimsedir.”(3)       

Mü’min, hayatını hayra çeviren kişidir. Bu ilâhi ve nebevi öğütlere kulak verip yerine getirmekle mümkündür. Müslüman’ın hayattaki en büyük ideali Müslüman olarak ölmek olmalıdır. Müslüman olarak ölemeyenin ebedi hayatı mahvolmuş demektir. Müslüman olarak ölmek isteyen yaşantısını iyi programlamalı ve Müslüman kalmak için nefsini kontrol etmesini bilmelidir.

Osmanlı âlimlerinden Üçbaş Nureddin Hamza Efendi, malını fazla harcamaz, hep biriktirirmiş. Ata binmez, eski elbise ve ayakkabı ile yetinir, böylece tasarruf ederek israftan sakınırmış. Bundan dolayı halk arasında “paracı hoca” olarak tanınmış. Daha sonra biriktirdiği para ile Fatih Karagümrük’te önce Üçbaş Medresesi’ni, daha sonra da Üçbaş Mescidi’ni yaptırmış. Bunu duyanlar şaşırmışlar ve:“–Hocam, siz parayı çok severdiniz. Nasıl oldu da paraya kıyıp bu hayrâtı yaptırdınız?” demişler. Hoca Efendi:“–Evlâtlarım! Sizler haklısınız. Ben parayı çok severim. Bunun için de paramın dünyada kalmasına gönlüm râzı olmadı. Onu kendimden önce âhirete gönderdim” cevâbını vermiş.(4)

İnsan, Müslüman olarak imanlı öldüğü zaman dünyada kulluk imtihanını başarmış ve cenneti kazanmış olur. Onun için Peygamberimiz;  “Ölmek üzere olan kişilere “lâ ilahe illallah” “Allah’tan başka ilâh yoktur” cümlesini telkin ediniz”(5) tavsiyesinde bulunmuştur. 

İmanla ölmek garantisine rağmen bir peygamber olarak Hz. Yusuf (a.s.)'un şu duası pek dikkat çekicidir.

"Rabbim, bana hükümranlık verdin, rüyaların yorumunu öğrettin. Ey göklerin ve yerin yaratıcısı, dünya ve ahirette koruyucum Sensin. Beni müslüman olarak öldür ve iyilere kat!" (6)      

Gönülden Muhabbetlerimle…

Dipnotlar:

1-Bakara, 2/30.                                                                                                                                                                  2-Sâd, 38/71-73.                                                                                                                                                                3-Nesai.                                                                                                                                                                              4-Taşköprüzâde, eş-Şekâiku’n-Numaniyye, (thk. A. Suphi Furat), s. 540-541.                                                              5-Müslim, Cenâiz, 1.                                                                                                                                                        6-Yusuf,101.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.