HACI KİŞİ?Yİ UĞURLARKEN-2

Aşkınla yaşarır gözler

Hasretinle yanar özlerMubarek ravzana yüzlerSürelim ya RESULALLAHVeda edip masivayaYalvarıp yüce MevlâyaŞefaat-ı Mustafa' yaErelim ya RASULALLAH

                  Hacı Kişi

 Cenâb-ı Allah Tâhâ Sûresinin 125. Ayetinde; gerçek körlerin dünyada hak ve hakikati görmeyenler olduğunu açıklar. Onların kıyamet günü ama olarak haşredileceklerini bildirir.

 Hacı Kişi zahirde â’ma gibi görünürdü ama, bir çok bakar körden daha iyiyi, daha gerçeği, daha öteleri; “Gözlüye gizli olmaz” düsturunca görür ve hissederdi. Allah Resûlü’nün: “Ümmeti­min en şereflileri, Hafız’ı Kur’an olanlardır ” ([1]) diye taltif ve takdir ettiği müstesna bir insandı.

Günümüz Allah dostlarının hor görüldüğü bir dönem. Bu Muhterem za­tın ömrü Meram Müftülüğünün karşısında kuzeye bakan ve hiç güneş görme­yen bir bodrumda geçti. İki sene önce vasat bir eve taşınmıştı ama, orada biraz rahat etmeye de ömrü yetmedi.

 Ölümünden birkaç gün önce Meram Müftü­müz Yusuf Bey’le ziyaretine gitmek istedik. Önceden tecrü­bemiz olduğu için; “Şimdi gündüzden haber verirsek hacı yengeye birçok eziyet eder, değişik şeyler hazırlatmaya kalkar. En iyisi akşam gitmeden 15 dakika önce arayalım gidelim” dedik ve aradık ama, evde bulamadık. Duymuş ertesi gün telefonla o kadar sitem ve kahır etti. Birkaç gün sonrası için randevulaşmış idik, nasip olmadı. Allah bu radevumuzu inşallah cen­nette gerçekleştirmeyi nasip etsin.

Yusuf Bey zaman zaman : “Aman hacı abi bir birimizin cenazesinde buluna­lım” diye latife eder, O da; “Olur ıhvanım inşallar” der; “Erenler ben sizden önce giderim” falan demezdi. Bazen de o bize lâtife ederdi; “Biri müftü biri müdür acaba bu kör adama neye bu kadar değer verirler. Hâlbuki ben Allah­'ın en edna kullarından biriyim” diye.

Çok kutsi ve mübarek Ramazan ayının arifesinde Rahmet-i Rahman’a tevdi ettiğimiz Hacı Kişi ağabeyimize Allah’tan sonsuz rahmet diler, ke­derli ailesine ve sevenlerine hayırlı ömürler temenni ederim.

 Dünyada iken; “Gül yüzünü rüyamızda Görelim Ya Resûlallah” diye feryad edip ağlayan bu gönül erinin, şimdi maşuku Resûlullah ile, yüz yüze görüşüp, tanışıp sevişmesini Cemalullah ile müşerref olmasını, kabrinin cennet bahçelerin­den bir bahçe olmasını, Allah’tan niyaz ederim.

İki senedir çok sevdiğimiz, kendilerinden feyiz aldığımız, rahle-i ted­ris­lerinde bulunduğumuz hocalarımızdan Arif Etik’i, Mustafa Pektut’u, Dr. Hü­seyin Küçükkalay’ı, Doç. Dr. Ahmet Gürtaş’ı ve Hacı Kişi’yi kaybettik. Pey­gamberimiz: “Âlimin ölümü, âleminölümü gibidir”([2])  buyurur.

 Ger­çekten bunlar yeri dolmayacak değerli zatlar idi. Şu mübarek aylar hürme­tine Rabbim hepisine rahmet eylesin.Amin.

Dipnotlar:

1-“Mecmeu’z-Zevâid, c. 7, s. 161; İbni Kesîr, c. 7, s. 513.

2-Buhârî, İlim,10; Ebû Dâvûd, İlim,1; İbn-i Mâce, Mukaddime, 17.