Konya
23 Nisan, 2024, Salı
  • DOLAR
    32.57
  • EURO
    34.68
  • ALTIN
    2414.6
  • BIST
    9645.02
  • BTC
    66600.25$

EDREMİTTE YAŞANANLAR

16 Eylül 2021, Perşembe 09:03

TV’lerde görmüşsünüzdür. Klasik bir ittihat terakki zihniyetinin son kullanma tarihi geçmiş temsilcileri nezdinde yine milletin gözünün içine baka baka milletin diniyle/ inancıyla alay edilen uygulamalarına şahit olmuşsunuzdur. Oy zamanı gelince mütedeyyin insanların oylarına talip olarak ılımlı bir hava estirip her gün Cuma kılanlara şahit olmuşken, beş vakit namazı cemaatle kılmaya çalışıp en azından seçim bitinceye kadar ve bol bol resimler çektirip ruhlarını okşayıcı demeçlerle oyları alana kadar içlerindeki kini bastıran zihniyetin, asla vazgeçmedikleri İslam düşmanlığını her geçen gün artırarak devam ettirdiklerine şahit olmaktayız. Önceki gün Balıkesir Edremit ilçesinin kurtuluş gününde efelerin zincire vurulmuş bir çarşaflı kadını kurtardıkları halkın gözüne mesajla iletilirken Havran ilçesinde de yarı çıplak bir dansöz eşliğinde kurtuluş günü kutlamaları yapılmış. Yani düşmandan kurtuluşu özgürlüğe kavuşmayı anlatırken niçin İslami figürlere saldırma içgüdüsü ön plana çıkartılır? Niçin İslam düşmanlığı bunların en iyi bildiği yol yöntemdir? Umarım halk bunu vicdanen sorgular.Hani bir söz vardır” katranı kaynatsan olmaz ki şeker,cinsine tükürdüğüm cinsine çeker..”diye.             Boşa dememişler ittihat terakki zihniyeti diye. Çekmiş batılı dayılarının zihniyetine ve hala devam ediyor İslam düşmanlığı. Yalnız bu takiyyecilerin niçin seçim zamanı İslami kavram ve figürleri kullandığını da ne yazık ki halkı aldatma yöntemi olarak kendilerini kamufle ettiğini de bir türlü bu ülke de yaşayan belli bir kesimin hala anlayamadığını üzülerek görmekteyiz.          

Edremit Belediyesinin akıl dışı görüntülerinin ÇYDD temsilcileri nezaretinde gerçekleştirildiği bu mantık dışı saçmalıkların, işte bu kokoşların bakış açılarına göre halkı islamın tasallutundan kurtardıkları sembolize edilmektedir. Asıl verilmek istenilen budur.Evet  Yunandan ülkeyi kurtarmakla aynı zamanda bir zihni tasalluttan da ülkeyi kurtardık demeye getiriyorlar.Halbuki Kurtuluş savaşı esnasında cepheye mermi taşıyan anaların kar,kış, soğuk, sıcak demeden yanlarında evlatları ile canı pahasına istiklal harbinde yer aldıklarını biliyoruz.Çarşaflı analar canlarıyla ödeyip kazandıkları bu zaferi,  bu mücadeleyi çağdaş yaşamlı kokoşlar inancıma saldırsın diye belki o sırlar hiç  düşünmemişler,belki akıllarına bile getirmemişlerdi.Ne bilsinlerdi bu ülkede düşmanı     denize döktükten sonra düşmanın içimize salıverdiği fikirlerinin sözde medeni halinin kılık kıyafet ve uygulamalarının gün gelecek başımıza                 ne tür gaileler açacağını.!!! Yunan bir batı temsilcisi olarak Müslüman olan bir coğrafya da islama saldırması normal de, zafer kazanıldıktan sonra zaferin temsilcisi olan halkın düşüncesine ve İslami bağlılığına karşı açılan savaşın bir akıl mantık açıklaması varmı ki? Kendi topraklarından kovdukları düşmanın yapmak istediklerini bilahare kendi yurdunda kendinden olanların yapmaya kalkması ve çarşafa İslami olan figürler ne varsa düşman belleyip yok etmeye daha başka ne kötülük yapılabilir ki? Hala devam eden kısır toplumsal çekişmelerin ve toplumsal huzursuzluğun temelinde o zamanlardan atılan tohumların etkin olduğunu söylemek ne kadar abes olabilir? Doğruyu söylemek bu kadar zor olmamalı derim. Müthiş bir ilkellik ve taassubun yattığı ve dayatıldığı bir ittihadİ zihniyetin hala dayatmadan yana tavır koyması dilerlinden düşürmedikleri ne kadar medeni bir davranıştır?

Nasıl olurda bu tesettür Müslüman toplumların geri kalışları için sürekli bir gerekçe olarak ileri sürülür? Asıl kadınları tutsak haline getiren ve kurdukları çağdaş faizci düzenlerinin kölesi yapan bunların insani boyutu ve merhameti olmayan düzenleri değil mi? Bunların emperyalist bir gaye ile insanları yerinden yurdundan ederek kan döktükleri emperyal düzenleri değil mi asıl gerici ve çağ dışı olan. İnsan haklarını çiğneyen ve köle statüsüne ivme kazandıran faiz ile kendi halkını sömürdükleri bu düzenleri değil mi asıl insanlığın düşmanı?

Şu anda tüm ülkede bir illet gibi yayılan sözde modernizim giyiminin ölçüsü gibi lanse edilen göbek gösterme özgürlüğünü şakşaklıyanlar, iş inancına göre tercih konusuna gelince hemen zırvalamaya başlıyorlar. Etrafınıza bir bakın şöyle. Gencecik evlatlarımızın absürt kıyafet tercihlerini? Acaba bunu bilerek mi giyiyorlar? Yoksa bir kompleks özenti gibi çakma şeyler mi? Sorsunlar anne babalara çocuklarının böyle bir tercihte bulunmaları onları rahatsız ediyor mu? Etmiyor mu? Batıcılar ve sözde aydın geçinen güruh kendi çıkarları uğruna bir neslin mahvolmasına göz yumarken bunun bir gün vebalini de umarım kendi vicdanlarında hissederler. Çağdaşlık adı altında Keriman Halis adındaki bayanı Dünya Güzeli seçtirenlerin gayesi islama darbe değilmiydi? Çarpık zihniyetin modern temsilcileri insanları bilhassa kadınları kendi sistemlerine köle yapma uğruna onların yaratılışlarına zıt bir hayat tarzını ön plana alarak aile kurumunu zayıflatıp, günümüzdeki yaygın olan birçok gayri meşru ilişkileri yaygın hale getirmediler mi? Bunun adı nasıl hürriyet oluyor? Neden bir çok afişler resimler ilanlar çırılçıplak veya göğsü açık kasap vitrini görüntülü olarak insanlara sunulup ta gözlerinin içine sokulur inceden inceye. Hemen her gün TV’lerde oynatılan dizilerde hiç örf adet ve geleneklerimize uygun diziler veya kıyafetler var mı? Bunlar insanlığın haysiyetine karşı işlenmiş bir cinayet değil mi? Müslüman hayatını inancına yani hakka uydurmak zorundadır. Eğer bir İslami hassasiyet sözde çağdaşlar tarafından tu kaka ediliyorsa, asıl kendileri insanlıktan uzaklaşmış ve insani kimliklerini kaybetmişlerdir. Bu ülke kolay kazanılmadı. Üç beş çapulcunun üç beş kokoşun ağız kokusuna da teslim edilmeyecektir elbet.                                                                                                  

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.