Konya
19 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.59
  • EURO
    34.83
  • ALTIN
    2490.9
  • BIST
    9638.28
  • BTC
    64760.72$

DURUŞUMUZ KİMLİĞİMİZDİR (1)

16 Aralık 2021, Perşembe 09:14

Bana arkadaşını söyle senin kim olduğunu söyleyeyim. Ne kadar manidar bir söz değil mi? Hayat serüvenimizde kim kiminle gezer dolaşır kim kimden hoşlanır, aslında yaşama biçimi ve hayata bakış anlayışı nasıldır işte bu sözle açığa çıkıyor her şey gün gibi aşikâr olabiliyor.

Hani duymuşsunuzdur.Hacı hacıyı Mekke’de,Hoca hocayı tekke de laz lazı bi dakka da bulur diye.!!! İşte gönül bağı ortak payda oluşturan insanların bir araya gelmesi kadar hoş sohbet bir durumdan daha güzel ne olabilir ki?

Okulda öğrenciler hatta öğretmenler, mesela sokakta tanış ve genelde aynı frekansta buluşan insanlar ve evlerde komşuluk ilişkiler hep bu cenah üzerine tecelli ediyor. Öyle ya birbirinden hoşlanmayan ve hazzetmeyen gönülleri bir arada tutmak kolay mı? Mümkün değil elbet. Bakın seven iki gönülü bir araya getiren ne? Anlaşmaları değil mi? Hoşlanmayan insanların bir arada bulunmama nedenleri ne? Tabi’i ki aynı duygu ve düşünceleri aynı melodileri oluşturmaktan uzak kalmaları.

Ailelerin birleşmesi yürümesi sonradan araya kara kediler girerek dağılması hepsi de sevgi dediğimiz ruhumuzun haz ve güzellikler yansıması ritüelidir. Onları bir arada tutan da onları birbirinden uzaklaştıranda aralarında oluşturdukları veya sonraları çeşitli nedenlerle oluşturamadıkları hal ve durumlardır. Bu durum gerek aile ortamında gerekse siyasi arena da dahi olan biten hadiselerdir.

Eşler arasında birbirine dayalı sevgi bağı varsa o aile yürüyor. Yok, eğer aralarında çeşitli nedenlerden dolayı sevgi bağları artık zedelenmeye başlamışsa işte o aileyi artık bir arada tutmak kolay olmuyor. Bu durum az önce dediğimiz siyasi atmosferde bile aynen cereyan ediyor. Demek ki eşleri bir arada tutan hayat algılarındaki bakış açılarındaki bakış ve güzelliklerdir. O güzellikler güven duygusu ile ruhunu kaplamışsa nihayetinde hata yapılsa bile sevgi yeri geliyor a o hatayı izole ediyor. Yani demem o ki içimizde taşıdığımız ruh coğrafyası sağlamsa ve güven iktifa ediyorsa orada ne kadar atmosfer olayları sert geçerse geçsin sabırla güneşin açması beklenebilir lakin bu güveni vermek karşı tarafa elbette çok önemlidir.

Bir ailede anne baba çocuklar bile hemen hemen aynı frekanstan çalarlar. Çünkü çocuklar büyüklerini taklit eder ve örnek alırlar. Bir çocuğun okulda ya da ailesi dışındaki davranışları aslında onun aile içinde aldığı edep ve terbiye ile alakalıdır. İşte bunun için denilmiştir. Bana arkadaşını söyle senin kim olduğunu söyleyim diye. Siyasi arena da bile en alt birimdeki seçmen ile en üst katta ki başkan sanki aynı haleti ruh iyeyi yansıtırlar. Birbirilerinin aynasıdırlar.

Geçenlerde bir siyasi parti başkanı mecliste toplum değerlerimize içte uygun olmayan bir el hareketi yaptı. Ne yaşı ne bulunduğu makam mevkisi böyle bir hareketi kaldıracak cinsten değildi. Lakin nasıl oluyor da böyle bir hareketi makul görülüyor. İşte aklı başında ister partili ister partisiz kim olursa olsun asla böyle hareketlere prim vermemesi gerekir. Burada toplumsal kamuoyu tepkisi süratle oluşturulmalıydı. Fakat sanki normalmiş gibi savunanlar oldu. Demek ki herkes kendi kulvarındaki beslenme alışkanlığı ve söz motivasyonu ve durum misyonu ile düşünüyor ve konuşuyor. Öyleyse bize düşen görev doğruya doğru yanlışa yanlış diyebilme ruh olgunluğuna erişmektir.

Mesela kadın hakları dillendirilir. Toplumda en çok mağdur olan kadınlarımızdır. Açın TV’leri hergün cinayet haberleri. Ya biz ne ara bu hale geldik. Bu medya hiç mi iyi haberler sunmayacak. Neden hep kötü algı ortaya sürülüp zaten yılgın duruma düşmüş olan insanların morali altüst oluyor ve haleti ruh iyesi ve dair kimyası bozuluyor. Öyleyse biz kendimizden başlayarak evvela nerede yanlış yapıyorsak bunu dürüstçe söyleyip bu hallerden vazgeçmek gerekir. Hele de şu toplumsal sıkıntıları çektiğimiz bu dönemde hepimiz birbirimize destek olacağımız yerde sürekli ölüm cinayet hırsızlık gasp vb olayları sunarak toplumu germe iyi bir davranış mıdır?

 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.