Konya
29 Mart, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.37
  • EURO
    34.98
  • ALTIN
    2325.9
  • BIST
    9072.35
  • BTC
    69952.79$

DESTEK  VAKTİ

15 Ağustos 2018, Çarşamba 08:00

TÜRKİYE, Amerika’nın ekonomik yaptırımları ile karşı karşıya bulunuyor.

Amerika hak, hukuk, stratejik ortaklık gibi değerleri bir kenara itmiş vaziyette. Stratejik ortağına adeta emrediyor: Şunları yapacaksın. Yapmadığın takdirde yeni yaptırımlar uygularım. Paranın değerini düşürürüm. Gümrük vergilerini artırırım.Ülkenizi karıştırırım.

Trump yönetimindeki Amerika’nın beklentilerinin karşılanmaması halinde daha da ileri giderek ülkemize ambargo dahil  farklı siyasi ve ekonomik müdahalelerde bulunacağı anlaşılıyor. Müttefiklikle alakası olmayan bir tehdit. Örneğine az rastlanan bir durum bu. Yani tehdit ve dayatma.

Böyle stratejik ortaklık ve müttefiklik olmaz.

Bağımsız bir ülke olan Türkiye’nin  hukukuna, iç işlerine müdahale kabul edilemez.

Sebep ne?

Sebep herkesin malumu artık.

Ülkemizde ev hapsinde tutulan bir papazın hemen salıverilmesi ve evine, Amerika’ya dönmesi. Bu durum Türk adalet sistemine bu ülkenin doğrudan müdahalesi anlamına gelir ki, bunun kabul edilmesi mümkün değil. Ayrıca Fetö elebaşısını binlerce belge ve dosyaya rağmen, Türkiye’ye vermeyen Amerika’nın papaz noktasındaki ısrarını anlamak hangi hak ve hukuk kuralı ile izah edilebilir?

Papaz, Amerika’nın görünürdeki bahanesi olabilir.Amerika’yı rahatsız eden farklı hamleleri oldu Türkiye’nin. Mesela, hükümetin yeni müttfik arayışları.Son yıllarda Rusya, Çin ve İran’la siyasi ve ekonomik alanda yakınlaşma ve işbirliği. Sayın Cumhurbaşkanı, “Türkiye’nin bağımsız bir ülke olduğunu, siyasi ve ekonomik menfaatleri neyi gerektiriyorsa onun gereğini yerine getirme hakkına sahip olduğunu” söylerken, Amerika mutlaka rahatsız olmuştur.

Yalnız bu da değil.

Türkiye’nın artık bölgesel bir güç olması ve giderek de önemli ve saygın bir dünya ülkesi olması da Amerika’yı rahatsız etmiş olmalı. Bu bölgede ayaklarının üstünde duran, etkin ve güçlü bir ülke istenmiyor. Amerika’nın yıllardır sınırlarımızdaki terör örgütlerine başta her türlü silah olmak üzere lojistik destek vermesi başka nasıl izah edilebilir?

Peki Amerika’nın,  Türkiye’yi uydu devlet yapma teşebbüsleri karşısında ne yapmak lazım?

Amerika’nın ülkemiz üzerindeki sinsi planları karşısında ne yapılmalı?

Büyük bir oyun bu. 15 Temmuz’da başaramadılar. Ekonomik ve siyasi yaptırımlarla başarmaya ve sonuç almaya çalışılıyor.

Ne yapmak lazım, sorusuna dönecek olursak..

Her şeyden önce oynanan oyunun  millet olarak farkında olmamız gerekiyor.

Amerika  merkezli hiç bir siyasi ve ekonomik yaptırıma boyun eğmememiz gerekiyor.

İçerdeki hainlerin maksatlı algı operasyonlarına inanmamamız gerekiyor.

Yaşanan süreç te muhalifi, muafığı herkesin hükümetin yanında yer alması gerekiyor.Bu arada bazı muhalefet liderlerinin hükümetin yanında yer alan açıklamaları sevindirici bir gelişme. Bunun devamının daha somut açıklamalarla devam etmesi gerekir.

Avrupa’dan da Türkiye’ye destek mesajlarının gelmesi, Amerika’nın haksızlığını göstermesi bakımından çok önemli. Avrupa, Türikeye’ye destek verirken bizim içerde daha fazlasını yapmamız lazım. Bizimle arası  pek de iyi olmayan Almanya  başbakanı, Amerika’nın haksz yaptırımları karşısında Türkiye’ye açıkca destek vermiştir.

Sonuç itibariyle: Vakit önyargısız ve şartsız olarak Türkiye’nin yanında olma vaktidir.

Vakit, bu mücadelede hükümetin elini güçlendirme ve yanında olma vaktidir.

Hükümete verilecek olan destek, ülkeye verilecek olan destektir.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.