Konya
20 Nisan, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    32.50
  • EURO
    34.78
  • ALTIN
    2499.5
  • BIST
    9693.46
  • BTC
    63525.125$

ÇEVRE VE TEMİZLİK (1)

11 Ekim 2018, Perşembe 08:42

İslâm’ın en bâriz vasıflarından biri de temizliğe önem vermesidir. Çünkü İslâm  Dini, temizliği imandan saymıştır.(1) Böylece iman etmekle temiz olma arasında doğrudan bir ilişki kurmuştur. Bu bakımdan temizlik, tarih boyunca müslüman toplumların en çarpıcı özelliği olmuştur. İslâm ülkelerini ziyaret eden Avrupa’lı seyyahların en çok dikkatini çeken konuların başında müslümanların temizliğe verdikleri önem olmuştur. Nitekim Kanunî Sultan Süleyman zamanında İstanbul’a gelen bir Alman Râhibi 1560 yılında yazdığı bir eserde şunları söylemektedir: “Buradaki temizliğe hayran oldum. Burada herkes günde beş defa yıkanır. Sokaklarda pislik yoktur. Satıcıların elbiseleri üzerinde ufak bir leke bulunmaz. Ayrıca ismine “hamam” dedikleri ve içinde sıcak su bulunan binalar vardır ki, buraya gelenler, bütün vücutlarını yıkarlar...”(2)

İslâm’ın iki temel kaynağı olan Kur’an-ı Kerim ve Sünnet’te temizlik konusunda önemle durulmuş ve temizlik İslâm’ın temel prensiplerinden sayılmıştır. İslâm’ın daha ilk günlerinde, Hz. Peygamber’in Allah’tan aldığı öncelikli emirlerden birisi: “Ey örtüye bürünen Peygamber! Kalk da uyar. Rabbini yücelt. Giydiklerini temiz tut. Kötü şeyleri terke devam et”(3) ayetleri olmuştur. Bu ayet-i kerimede açıkça ifade edildiği gibi Yüce Allah, Peygamberlikle görevlendirilen ve ilâhî vahye mazhar olan Hz. Peygamber’den öncelikle giydiklerini temiz tutmasını isteyerek, biz müslümanlar için temizliğin ne kadar önemli olduğunu vurgulamaktadır. Ayrıca Hz. Peygamber’in 23 yıllık peygamberlik döneminde de temizlikle ilgili çeşitli âyetler nâzil olmuş ve temizlik Allah sevgisinin bir ölçüsü olarak kabul edilmiştir.(4)

Yine Kur’an-ı Kerim’de Allah’a kul olmanın, O’nun huzurunda durmanın ilk şartının temizlik olduğu belirtilerek şöyle buyrulmaktadır: “Ey inananlar! Namaza kalktığınızda yüzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi, -başlarınızı meshedip- topuk kemiklerine kadar ayaklarınızı yıkayın. Eğer cünüpseniz yıkanıp temizlenin; hasta veya yolculukta iseniz veya abdest bozmaktan gelmişseniz, yahut kadınlara yaklaşmışsanız ve su bulamamışsanız temiz bir toprakla teyemmüm edin, yüzlerinizi, ellerinizi onunla meshedin. Allah, sizi zorlamak istemez. Allah, sizi arıtıp üzerinize olan nimetini tamamlamak ister ki şükredesiniz.”(5) Görüldüğü üzere günde beş defa edâ edilen namazın ilk şartı temizliktir. Belli organlar yıkandıktan ve iyice temizlendikten sonra Allah’ın dergâhında durulmaktadır. İslâm’ın temeli, dinin direği ve mü’minin miracı olan namazın temel şartı, temiz olmaktır. Bu nedenle İslâm dini, günde en az beş defa el, yüz, ağız, burun, kulak, boyun, baş ve ayak gibi pislik ve mikroplarla her an temasta bulunan uzuvları yıkamamızı ve temiz tutmamızı emretmektedir. Bundan başka namaz kılınacak mekânın ve giyilen elbisenin de temiz olması gerekmektedir.

İslâm’da çok önemli bir yeri olduğunu belirtmeye çalıştığımız temizlikle ilgili olarak Hz. Peygamber, bizlere bizzat örnek teşkîl etmektedir. Onun bütün hayatında, temizliğin her türlüsüne çok dikkat ettiği görülmektedir. Örneğin, camiye ve misafirliğe giderken, toplum huzuruna çıkarken temiz ve güzel elbise giyinmeye, güzel koku sürünmeye, soğan sarımsak gibi başkasını rahatsız edebilecek şeyleri yememeye son derece dikkat ederdi. Temizlik konusunda onun şu hadisleri çok manidardır: “Temizlik, imanın yarısıdır.”(6)“Şüphesiz ki Allah temiz (nazif)dir ve temizliği sever.”(7) “İslâm temizdir. O halde siz de temizleniniz, zira cennete ancak temiz olan girer.”(8) Sevgili peygamberimiz, Kur’an ahlâkının canlı bir misâli olduğundan, Kur’an-ı Kerim’in temizlik anlayışının da en canlı örneğiydi.

Çevre denilince ilk akla gelen canlı ve cansız varlıklarıyla insanı kuşatan tabiî ortamdır. İçerisinde yaşadığımız ev, evimizi çevreleyen avlu, bahçe, cadde ve sokaklar, etrafımızda bulunan dağlar, denizler, nehirler, ovalar, dünyamızı kuşatan atmosfer vs... bütün bunlar çevre kavramının içerisine girer.

Dipnotlar:

1-Müslim, Tahâre, 1.

2-1.10.1986 tarihli Türkiye Gazetesi.

3-Müddessir, 74/1-5.

4-Bakara,2/ 222; Tevbe, 9/108.

5-Mâide,5/ 6.

6-Müslim, Tahare, 1.

7-Tirmizî, Edeb, 41.

8-Aclûnî, Keşfü’l-hafâ, 1, 288.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.