Konya
19 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.54
  • EURO
    34.81
  • ALTIN
    2489.4
  • BIST
    9524.59
  • BTC
    63785.23$

ÇAY EDEBİYATI

05 Şubat 2021, Cuma 08:53

Varlığını 19.yüzyıl itibariyle kanıksamaya başladığımız çay, günlük hayatımızın içinde öylesine yerini almıştı ki adeta doğma büyüme sanki buralıymış gibi… Oysa binlerce kilometre ötelerden gelmişti buralara.  Sonrasında ise simite,sohbete,yalnızlığımıza,terkedilmişliklerimize,bayramlarımıza,düğünlerimize,cenazelerimize eşlik eden yegane parçamız oluvermişti.

Bir tarzı bile olmuştu düşünsenize, ince belli bardakta durması bile bir başka güzeldi ve şiirlerin konusuydu artık o. Demlenmesi üzerine yarışmalara vesile oldu sonra.  O eski yarenliklerin olduğu kahvehanelerimizde “Çek bir çay tavşankanı olsun!”seslenişi kulaklarımızın pasını sildiği gibi kederimizi de alır ve adeta terapi uygulardı ruhumuza. Kardeşliğimizi, dostluğumuzu anlatır oldu zaman içinde.

Ve gün geldi “çay edebiyatı” doğdu ve edebiyatın her türünde yerini aldı çay. Bunlara güzel örnekler seçtim sizler için, hadi “bi çay koyun” da okuyalım birlikte…

“…çaycı getir ilaç kokulu çaydan, dakika düşelim senelik paydan…”

Necip Fazıl Kısakürek

“ve oturdu mu bir masaya…

hakkını verir çay içmenin...”

Cahit Zarifoğlu

“iki çay söylemiştik orda biri açık,

keşke yalnız bunun için sevseydim seni..”

Cemal Süreya

“biz, çayın yalnızlığa iyi gelen tarafını da severiz. Avuçlarken ince belli bardağı, hücrelere kadar hissettiren sıcaklığında unuttuk yalnızlığı.”

Oğuz Atay

“ama bu kente gelirsen unutma beni ara,

sana bir çay ve temiz yaralar ısmarlarım..”

Osman Konuk

“hadi iç de çay koyayım..”

Âh Muhsin Ünlü

“seni çay içerken izlemek,

seni çay doldururken,

seni demlerken çayı,

kimseler inanmasa da düpedüz sevap..”

Alper Gencer

“çay henüz her şey bitmedi demektir..”

Cezmi Ersöz

“çay içmeye gidenler vardı akşamüstü, parklara gidenler de

duruma uymak kısaltıyordu günlerini artamayan eksilmeyen bir hüzünle..”

Turgut Uyar

“her gülümseyişin de tüm ülkeye çay ısmarlayayım, seninleyken bir yudum çay zenginleştirilmiş uranyum gibi enerji veriyor bana..”

Murat Menteş

“bütün gün kahvede oturdum yedek kulübesinde ve bir kardeşim saf dışı kalsın diye çay söyledim kahveden..”

İbrahim Tenekeci

“aşkınla demlenmiş sıcak bir çay içmeliyim... …masada çay bardakları ve senin ellerin olsun…”

Tarık Tufan

“bir çay bardağını başka başka tutan ellerin becerikliliği mi? Görülmediği gibi ama var mıydı sanki görülmek isteyen var mıydı bir şeyler bekleyen yüreğimin eskittiklerinden..”

Edip Cansever

“çay içiyoruz mutlu bir sessizlik içinde..”

Cevat Çapan

“yazsam okusam, okusam yazsam biri devamlı çay verse bana..”

Ömer Lütfi Mete

…anılarda kalırdı belki de zamanla ince bel, namussuz çay bile ince belli bardaktan verilmeseydi eğer…

Can Yücel

“…şimdi ölsek en fazla kahvede çaylar soğur…”

Yılmaz Odabaşı

“…soğuyan bir bardak çaydır benim ömrüm…”

Nevzat Çelik

“Bir bardak çay gibidir ömür. Kiminin ki bir dikişte biter, kiminin ki ise yudum yudum.

Dibinde kalan çöpler ise hayatın kırıntılarıdır…”

The Dergi/HUSSAIN KAYA

“Benim sana verebileceğim çok bir şey yok aslında;

çay var içersen, ben var seversen, yol var gidersen.”

Aşık Veysel Şatıroğlu .

“…bir gün çay içelim seninle, çaylar benden manzara senden olsun…”

Orhan Kemal

“…otoban dolusu gürültüyü sıkıştırıp beynime; anne dedim, hadi çay koy da içelim…”

Ali Lidar

“…benim çay bardağımda senin gözlerin olur, senin gözlerin sizin çay bardaklarınızda…”

Sezai Karakoç

“…bir çay yalnızlığı Emirgân’dan öteye, değdikçe ısındığı yaldızlı bardağın…”

Attila İlhan

“Sonra belki çay içeriz. Şansımız varsa yağmur da yağar.

Sen gel bence…”

Lale Müldür

“Benimle yaşlansana?

Kitap okurum, çay demler şiir yazarım sana.

Ha birde, her sabah için şükrederim,

sonra gözlerine bakar “amin” derim.”

Halil Ok

“…yokluğun Ankara’nın ayaz sokakları,

Taze çay sıcaklığında gel bana.”

Hacer Ar/ Birsen Ertaş

Çay demini almadan gitme olur mu?

Bir demli çay koy bana gitmeden ancak o dinlendirir şimdi gidişinin sızısını.

Bu çay da olmasa sensizlik öldürürdü beni,

Kessen damarımı, sen niyetine çay akar şimdi.

Haydi, ben gözlerimi yumarak yudumlarken son çayımı,

Sen de kapat mezarımın kapısını.Abdurahman Yılmaz

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.