Konya
19 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.58
  • EURO
    34.72
  • ALTIN
    2526.9
  • BIST
    9524.59
  • BTC
    60567.89$

Büyüyen mutluluklar!...

27 Ağustos 2018, Pazartesi 07:35

Mutluluk, kimi için reçel kavanozunun kapağını açtığı an olabilir, kimi için de tatil, sahil, kum-güneş, kimi içinse daha, daha daha ve daha daha daha çok para...

9 günlük Kurban bayramı tatili göz açıp kapayıncaya kadar geçti…

Bayramlaşıldı, Allah rızası için kurbanlar kesildi, dualar edildi, fakir fukaraya (küçücükte olsa) payları dağıtıldı ve gezmelerle, ziyaretlerle, tatille bayramı geride bıraktık…

Bayram tatilinin uzun olması benim için güzeldi çünkü yıllardır görmediğim çocukluk arkadaşlarımla bir araya gelme imkanı buldum…

Çocukluğumuzdan, geçmiş hayallerimizden ve gelecek hayallerimizden konuştuk…

Bir tanesi çok beğendiği bir araba olduğunu ve ileride çok parası olursa o arabadan almak istediğini söyledi…

Hali vakti yerinde, mesleği çok iyi ve altındaki arabada en az 150-200 bin liralık bir araba…

Merak ettim sordum arabanın fiyatı nedir diye?

İkinci eli 458 bin Euro…

Arkadaşlardan bir tanesi ‘bilmem kaç milyon liran olsa ne yaparsın?’ diye sordu…

Yıllardır hayalim olan devasa bir arazi alıp, içerisine bir barınak yapıp özellikle yaşlı ve engelli hayvanlar öncelik olmak üzere toplayabildiğim kadar sokak hayvanını toplayıp bakmak dedim…

Güldüler…

Gerçekten güldüler…

Sonra sırayla hayaller söylendi, devasa bir ada alıp içerisinde dev bir malikane kurup yaşamak isteyen, özel uçağıyla dünya turuna çıkmak isteyen, Marsa gidip yaşayacak olan ilk koloninin içerisinde olmak isteyen…

Bu bahsettiğim olay bayramın ikinci günü idi…

Sonra dikkat ettim, bayramlaşmaya gelen ve bayramlaşmaya gittiğim insanlarla ettiğim sohbette genelde mutluluk=para olarak algılanıyordu…

Cidden mutlu olmak için paraya bu kadar ihtiyaç var mı?

Güç bu kadar kıymetli mi?

Sosyal çevre, sosyal çevrendeki insanların güçlü olması bu kadar önemli mi?

Paylaşmayı öğrenmemiz gereken Kurban bayramında aslında paylaşmaktan ziyade sahiplenmeyi ne kadar benimsediğimizi gördüm…

Hacc Suresi 37. Ayette: ‘Kurbanların etleri ve kanları asla Allah’a ulaşmaz. Fakat O’na sizin takvanız ulaşır’ buyurmuş yüce yaradan…

‘Kan akıtın, et yiyin’ dememiş…

Ama kurbanlar kesildi, buz dolapları, derin dondurucular ağzına kadar etlerle doldu…

Birer ikişer kiloda fakir fukara olarak gördüğümüz çevremizdeki insanlara verdik…

Böylece verilen görevi yerine getirdiğimizi düşündük…

Finlandiyalı bilim adamlarının yaptığı bazı deneylerde ve gözlemlerde başkalarına yardım ederek mutlu olan insanların, antikor ve antiviral genleri daha etkin çalışıyormuş.

Yani başkalarına yardım eden insanların daha etkin çalışan bir bağışıklık sistemleri olduğu anlamına gelebiliyormuş…

Ama biz güç ve para derdine o kadar düşmüşüz ki sağlığımızın elden gittiğinin bile farkında değiliz…

Dikkat edin çevrenizdekilere fakirin hayali zengin olmak, zenginin hayali daha çok zengin olmak…

Yani hayaller bile para olmuş…

Mutlu olmanın tek yolunu para olarak gören insanların sayısı maalesef günümüzde azımsanmayacak kadar çoğalmış…

Teknoloji mi dersiniz, yoksa üzerimizde, genetiğimizde oynanan oyunlar sayesinde bu kadar duyarsızlaştık mı dersiniz bilmiyorum ama,

Mutluluğu parada aramayan insanlara karşı bir nefret içerisine girmeye başladık…

‘Ne demek daha çok para istemiyorsun?’

Goethe demiş ki, ‘İnsan kalbinde ne taşırsa, dünyayı öyle görür. İnsan yüreğinde ne taşıyorsa, karşısındaki onu verir.’

Bedirhan Gökçe ise, ‘Yaşarken öleceğini bilen tek varlıktır insan... Buna rağmen; kalp kırar, gönül yıkar, kötülük yapar. Üstelik de hiç ölmeyecekmiş gibi, hem de hiç umursamadan.’ Sözleriyle anlatmış insanoğlunu…

Parayı sevdiğimiz kadar sevseydik dünyamızı bugün ne krizler olur, ne savaşlar çıkar ne de canlar ölürdü bir hiç uğruna…

Yani mutlu olmak için illa para ihtiyaç yok ki…

Mutlu olabilmek için nedenler mi gerekiyor?

Erken uyanamayan biriyim bazen erken uyandığım da dünya da benden mutlusu olamaz gibi geliyor, veya bilek güreşinde yenemem dediğim adamı yendiğim de,

‘Yapamazsın sen bunu’ dedikleri işi yaptığım da ya da yapamadığım da kendimle dalga geçip çevremle birlikte gülmekte mutluluk veriyor.

Mutlu olmak için illa deli olmaya veya zengin olmaya gerek yok ki…

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.