Bu hastalık bitmez

Geçtiğimiz yıl Mart ayında Türkiye de görülen koronavirüs inişli çıkışlı yaşamını sürdürüyor. Kimi zaman azaltsak da kimi zaman bugünlerde olduğu gibi en üst seviyelere kadar çıkıyoruz.

İnişli çıkışlı serüvenin baş kahramanları ile yine bizleriz. Kimse kurallara uymadığı gibi sanki virüs yokmuşçasına günlük yaşamlarımıza devam ediyoruz.

Yapılan bir araştırma da virüslü insanların çalışanlar olmadığı boş gezenler olduğu ortaya çıkmış. Yani çalışan kesim virüsü bulaştırmıyor. Çalışmayıp, aylak aylak gezenler bu virüse yakalanıyor ve dağıtıyor.

Bir de virüsün yayılmasının başlı başına nedenlerinden bir tanesi de okulların eğitime açılmış olması. Mutant virüsün çocuklarda da görüldüğü ve belirti vermedikleri bu nedenle de bulaştırıcı oldukları yönünde açıklamalar olmasına rağmen halen okulların açık olmasına da anlam vermek zorlaşıyor.

Konya’da okulların kapanması gerekiyor. Biran evvel kapıları şehirler arası yolculuklara da kapatıp kendimize gelmemiz şart. Yoksa önünü alamayacağımız bir duruma geldik ve aşmaya da devam ediyoruz.

Dünya da ikinci, Avrupa da birinciyiz. Bu konudaki birincilik ve ikinciliğin çok iyi olduğu düşünen varsa ve bu nedenle de virüsü yayanlar oluyorsa bu birincilik ve ikincilik hiç de iyi değil.

Sınıfta kaldığımızı gösteriyor.

Yani virüsle mücadeledeki sağlık çalışanlarımızın emeğine saldırır durumdayız. Biz de yok diyenlerin hastalanmaları gerekir. En yakınlarında hastalık çıkarsa anlarlar hayatın ciddiyetini.

Hastalanmadan bu işi çözmek gerekir ve evimizden zorunlu olmadıkça çıkmamamız gerekir.

Sağlıkla kalın…