Konya
20 Nisan, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    32.50
  • EURO
    34.78
  • ALTIN
    2499.5
  • BIST
    9693.46
  • BTC
    63835.612$

AVM’de hırsız yerine konmak!

19 Ocak 2018, Cuma 07:03

Bugün sizlerle empati yaparak okumanızı istediğim bir konu paylaşmak istiyorum…

Ayın ortası ve 75 yaşında bir kadın, anneniz ile birlikte aylık alışveriş için evden çıkıyorsunuz…

Sevdiğiniz hatta gurur duyduğunuz, Konya olarak sizi gururlandıran ismi mevzu bahis değil büyük bir AVM’nin içerisindeki ‘DEV’ bir markete gidiyorsunuz…

İsmi marka olmuş bir market…

İlk 500’ün içerisindeki bir market…

Annenize ‘Annecim neye ihtiyacın varsa al, düşünme parasını’ diyorsunuz ve büyük bir keyifle alışverişinizi tamamlıyorsunuz…

Kasaya yaklaşıyor ve ödeme için kasiyer bayandan aldığınız ürünleri tek tek geçiriyorsunuz…

Anneniz güvenlik için konulan, herhangi bir hırsızlık anında ‘Dıt dıt dıt’ diye bağıra bağıra öten kapıların içinden geçiyor aldıklarını poşetlemek için…

Ve kapılar ötmeye başlıyor,

Kadın korkuyor hayatında ilk defa başına böyle bir şey gelmiş ve geri giriyor tekrar…

Sonra tekrar çıkıyor ve cihaz yine ötüyor ve tekrar içeri giriyor…

Bu esnada bir güvenlik görevlisi yüzünde değişik bir gülümseme ile insanı irite ede ede geliyor…

Annenize ‘Anne elinde bir şey mi var’ diye soruyorsunuz ve aldığınız cevap ‘Yok oğlum’ oluyor…

Güvenlik ‘teyze çantanı açar mısın?’ diyor ve annenizin çantasını kontrol etmeye başlıyor…

Tabi gayet sakin bir şekilde bekliyorsunuz ne de olsa bu normal bir durum ‘HIRSIZ’ olmadığınızı kanıtlamak için bu aramanın yapılması gerekiyor.

Tabi o kalabalıkta ‘HIRSIZ’ damgasıyla aranmak zorunuza gidiyor ve bu suratınıza yansıyor…

Bu esnada durumunuzu fark eden kasadaki bayan ise sizi sakinleştirmek adına ‘merak etmeyin beyefendi sıkıntı olacak bir durum yok. Cihaz arızalı kredi kartına bile ötüyor çoğu zaman, neredeyse her 10 kişiden 5’inde 6’sında bu durum yaşanıyor’ diyor…

Sakin sakin annenizin aranmasını izlerken sizi sakinleştirmek adına söylenen bu durum sizi dellendirmez mi?

Dellendiriyor ve ses tonunuzu ayarlayamayarak, ‘Ne demek bozuk. Madem bozuk neden yaptırılmıyor? Buradan alışveriş yapan herkese ‘HIRSIZ’ damgası mı vuruyorsunuz? Etrafınıza bir bakın onlarca kişi bizi seyrediyor ve ‘acaba gerçekten HIRISIZlık yaptı mı?’ diye düşünüyor. Bana bu damgayı vurmaya ne hakkınız var? Bana değil herkese mi bu damgayı vuruyorsunuz?’ diye celalleniyorsunuz…

O acayip bir gülümseme ile gelen güvenlik görevlisinin yüzündeki tebessümün nedeni anlaşılıyor. Çünkü bu kapıdan geçen insanların büyük bir kısmı ötüyor ve doğal olarak aranıyor.

Gerçi bu söylenilenlerden sonra kızcağızın yüzü düşüyor ve ‘Ben sadece görevimi yapıyorum beyefendi. Aramak zorundayım’ diyor…

‘Hanım efendi benim kızgınlığım size değil duruma… Madem burası bozuk neden yaptırılmıyor. Sizin göreviniz aramak evet ama insanlar size kendilerini aratmak mecburiyetinde değil. Ben bu kadar milletin arasında HIRSIZ yaftası mı yemeliyim. Burada bir arıza varsa yönetime bildirilir yönetim bunu çözer. Her gelene HIRSIZ damgası yapıştırılmaz’ söyleminde bulunuyorsunuz ve bu sefer güvenlik bayan sizi sakinleştirmek için yine aynı şeyi tekrarlıyor, ‘Beyefendi bu cihaz kredi kartına dahi ötüyor. Bir çok kişinin başına geliyor, bu kadar sinirlenecek bir şey yok’ diyor.

Hadi buyur buradan yak. ‘Yahu siz buradan geçen herkesi böyle hırsız gibi arıyorsunuz? Bu ne saçmalık. Bunu yaptıracak kimse yok mu? Buradan geçenleri ‘Aha hırsız’ diye arıyor musunuz hep’ diye tekrarlıyorsunuz ki bu esnada bir Müşteri Hizmetleri Temsilcisi, altını bastıra bastıra söylüyorum MÜŞTERİ HİZMETLERİ (Yani müşterinin memnuniyeti için çalışan ve yaşanan olumsuzlukları gidermek ve müşteriye kaliteli hizmet sunabilmek için para alan) temsilci geliyor ve ‘aldıklarınızı iade edebilirsiniz’ diyerek kibar bir dille kovuyor sizi…

Şimdi yapın empatinizi sizin başınıza gelse ne hissedersiniz? Biz bu kadar duyarsız ve bilinçsiz ne zaman olduk.

Oradan geçen herkes kendini nasıl o kadar rahat aratıyor ve artık arama yapan güvenlik görevlileri bunu çok normal bir şeymiş gibi ‘Birçok kişinin başına geliyor’ diye sıradanlaştırıyor.

Bu DEV Market yetkililerine de sormak istiyorum bu sorun İstanbul’da İzmir’de yada Ankara’da başınıza gelse yine bu kadar duyarsız kalıp gelen geçeni gönül rahatlığıyla arattırır mısınız?

Veya o şehirlerdeki insanlar size kendisini veya yakınını bu kadar rahat arattırır mı?

Bir olur, iki olur, hatta hadi üçte olur tamam ama her 10 müşteriden ‘5’i, 6’sı nedir?…

Neredeyse kendimi bildim bileli bütün büyük alışverişlerimi yaptığım ‘DEV’ marketten bildiğiniz kovuluyorum.

Dev dediğim öyle sözde dev değil ama bildiğiniz bünyesinde dünya çapı firmaların olduğu kocaman bir grubun kurumu…

Bu kurumdan vazgeçer miyim?

Sanmıyorum, çünkü pire için yorgan yakmam…

Onlarca hatta yüzlerce marketi olan bir firmanın sadece tek bir noktasında böyle bir aksilik oldu diye güvenim elbette ki sarsılmaz, ama aksilikler biliyorsunuz küçükten başlar ve düzeltilmezse büyüyerek gider…

Büyüdükçe de sorunları ve sorun yarattığı insanların tepkileri büyür…

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.