AKRABA “AKBABA”…

Çoğumuzun hayatında mevcuttur. Aslında hiç sevilmeyen, istenmeyen ama doğuştan el mahkum kabul edilen toplumda akraba deyip geçiştirilen ama özünde akbaba yada akrep olarak tanımlanan kişiler. Dedim ya sevilmezler, istenmezler hatta yolda görülse görülmemiş gibi davranırlar. Fakat kaçamayacağını da anlayınca aaa canım hiç de fark etmemiştim nasılsın gibi idare edici cümlelerle olay atlatma çabası. Kimse demesin ki benim hayatımda akbaba yok. Buna ben kesinlikle inanmıyorum. Mutlaka vardır bir hala amca, dayı teyze ya da bunlardan üreme kuzen. İlla ki bunlardan biri akbaba gibi leş bekler etrafınızda fır döner ya da akrep gibi ummadık bir anda ani bir refleksle zehir salar vücudunuza. Hatta öyle uzmanlardır ki bu konuda kimisi aleni ulu orta yaparken kimisi de el altı emme basma tulumba gibi bahta ne çıkarsa diye belli etmeden harekete geçer. Ama ne olursa olsun sonuç hep aynı ye etinizden olursunuz ya da zehirden nasibinizi alırsınız.

Şimdi diyeceksiniz bana insanlara kötü örnek oluyorsun kini öfkeyi öğretiyorsun diye. Ama ben bunu kabul etmiyorum. Çünkü bende isterim akrabaların akraba olarak kalmasını; bütün dünyanın buna inanmasını hatta hayatın bayram olmasını… fakat hiç olduğunu görmedim. Kim canım acıyor dese kimin acıtan yarasına baksam bir leşçi baş ucunda beliriyor hemen. Bu şekilde de hayat hiç bayram olmuyor acılar yaralar artıyor sadece. Eee durum böyle iken bayramı beklemek boşuna kürek çekmek değil mi?

Benim gönlüme taht kuran düşüncem şöyle. Kim olursa ne olursa olsun size akrabalık değil de akbabalık, akreplik yapan kim varsa kapatın tüm kapıları. Yüzünüze sövenler kapı dışarı, yüzünüze gülüp arkanızdan sövenler kapı dışarı, yüzünüze ay canımmm deyip arkanızdan beter ol diyenler kapı dışarı, hep arkandayım deyip her seferinde önünüze geçip çelme takanlar kapı dışarı, zor günleriniz de yüzünü bile göremeyip iyi gününüzde soluklusun koşanlar kapı dışarı. Yani tüm akrepler kapı dışarı. Hayatınızın tam ortasına kocaman bir elek alın. Temizi pisten ayırmak için kullanılan bu eleği sizde akrabayla akbabayı ayırmak için kullanın. En yakınızdan en uzağınızdaki herkesi bu elekten eleyin. Altta kalanlarla akraba olun üste kalan akrepleri hayatınızdan en uzağa atın. Tekrar eleğe gelemeyecek kadar uzağa, ikinci bir şans isteyemeyecek kadar uzağa mümkünse varlığından bile bir haber olacak kadar uzağa. Eğer bunu yaparsanız akbabalardan akreplerden bir elek sayesinde arınırsanız hayat bayram olur. Bütün dünya da buna inanır. Başta siz inanır ve çocuklarınızı bu inançla yetiştirirseniz çocuklar geleceği inşa eder zaten. Bunu yapmak için hiçbir zaman erken harekete geçemedik ama unutmayın ki hiçbir zamanda geç değildir. Ne zaman hayatınızdaki yanlışlardan kurtulursanız yaşınız kaç olursa olsun o zaman rahat yaşamaya başlarsınız. 

Ne zaman rahat yaşamaya başlarsanız dostluğu, kardeşliği, sevgiyi, barışı iyi olan ne varsa ayakta tutabilirsiniz. Hayatınızı elekten geçirdikten sonra mutluluğu tadabilirsiniz. Kimse bu devirde polyannacılık oynamasın. Her şeye eyvallah edip iyi sonuçlar bir gün beni de bulur gibi hayallere aldanmasın. İyi olmasını istiyorsanız önce iyi olması için gerekli zemini hazırlayın. Kötü olanları tek tek üşenmeden ayıklayın. Bakın ondan sonra hayat nasıl da iyi oluyor hem de polyannacılık oynamaya bile gerek kalmadan. Gerçek dostla akrabayla nasılda huzurlu ömürler geçiyor. Akreplerin zehri olmadan nasılda yüzler gülebiliyor.

Sizde mutluluğu ve huzuru arıyorsanız sadece yapmanız geren tek şey var. Bir elek alın ve etrafınızdakileri tek tek eleyin. Altta kalanlarla aradığınız huzurlu hayatı doyasıya yaşayın. Üste kalan akrepleri akbabaları bir daha görmemek üzere en uzağa atın. Sonra gelin hep beraber bütün dünya buna inanalım hayatı bayram yapalım….