Konya
18 Nisan, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.49
  • EURO
    34.75
  • ALTIN
    2489.8
  • BIST
    9494.38
  • BTC
    63562.5$

Adile Naşit’li KABUS

09 Haziran 2018, Cumartesi 08:35

Sevgili dostlar bir Cuma günü yine birlikteyiz. Yeni bir dönem ve yeni bir sürecin başlaması için artık sayılı günler kaldı. Yeni Türkiye ve eski Türkiye tartışmalarının hararetlendiği şu süreçte yeni bir dönem için artık son düzlükteyiz.

 Ak Parti Sözcüsü Mahir Ünal. Ben severim kendisini hitabeti kuvvetlidir, çok akıllıca verdiği cevaplarla bir çok defa maşallah dedirtmiştir kendisine. Ama geçtiğimiz günlerde sahur programında vergi müfettişleriyle bir araya geldiği programda Parti sözcüsü Ünal, muhalefetin ‘eski Türkiye’ vaat ettiğini söyledi. ‘Eski Türkiye’ ye dair tarifte bulunan Ünal, ‘Adile Naşit'in ninni okuduğu Türkiye sizin için güzel olabilir ama bizim için kabustu’ dedi. Artık uyku mahmurluğuyla mı, yoksa açlıkla mı söyledi, daha doğrusu ağzından kaçırdı yoksa harbiden ilginç bir gençlik, çocukluk geçirdi bilemedim. Aslında iyi bir şey anlatmaya çalışırken, verdiği örneklerle ‘üstüne tüyü de dikti’ denilecek kadar ilginç ve absürt bir örnekleme olmuş sayın Sözcü Mahir Ünal beyinki.

Daha onunla da bitmedi örnekleri. İlk önce Mahir beyin konuşmasını sizlerle paylaşayım sonra konu üzerine konuşalım isterseniz:

“Biz Ferdi Tayfur dinlerdik, Orhan Gencebay dinlerdik. Niye? Çünkü acılarımız vardı. Arabesk niye vardı? Çünkü bizim çok acılarımız vardı. Bir ara hatırlıyor musunuz devlet ‘acısız arabesk’ diye Hakkı Bulut’a bir şey yaptırmaya kalkıştı. Eğer toplumda acı varsa, müziği o acı şekillendirir. Bugün niye arabesk yok? Bugün diyoruz ki ‘pop müzik’. Pop müzik var, çünkü artık acıyı karşılık hale getirecek bir müzik türü kalmadı. Hatta o yılların filmlerine bakın. O yılların filmleri nasıl filmlerdi? İşte minibüsçülerin, kamyoncuların ya da fakir oğlan zengin kız, zengin kız fakir oğlan. Ama bugünkü dizilere, filmlere bakın, bugün dizilerde, filmlerde öyle acılar yok.”

Nasıl bir örnek alışkanlığı var bilmiyorum ama, o dönemin yaşayanları acılar içinde olduğu için Orhan Gencebay, Ferdi Tayfur dinliyorsa biz şimdi hangi kafayla, Aleyna Tilki, Demet Akalın, Hadise gibi şarkıcıların şarkılarını dinliyoruz…

Dönemin filmlerinde dizilerinde zengin ve fakir arasında geçen aşk hikayelerinin anlatıldığı şimdi ise onların kalmadığını söylüyor Parti Sözcüsü Mahir bey, doğru artık zengin kız, fakir oğlan muhabbeti yok dizilerde, günümüzde film ve dizilerde kim kimi nerede yakalarsa orada ilgileniyor sorunuyla, derdiyle…

Aile Şerefi, Gülen Gözler, Neşeli günler gibi aile hayatının öneminin anlatıldığı Adile Naşit filmleri yerine, amcasının karısıyla işi pişiren yeğenlere, ablasından boşanan adamla evlenen kız kardeşlere, babası yaşında adamla evli olduğunu bile bile gizli aşk yaşayan sekreterlere, kocasını en yakın arkadaşıyla aldatan sonradan görme eşlerin çok normal gösterildiği dizilere daha bir sıcak mı yaklaşmak gerekiyor anlamadım?

Yeni ve eski Türkiye kıyaslamalarını bence siz yapmayın sayın Parti sözcüsü, bırakın yeni ve eski Türkiye arasındaki farklara vakıf olan daha ehil insanlar yapsınlar bu karşılaştırmaları…

Kalın sağlıcakla…

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.